Son zamanlarda Aydın’da oldukça gündemde olan sorunlardan bir tanesi olan jeotermal enerji santralleri (JES) konusu bu kez CHP’li Aydın milletvekili tarafından gündeme getirildi. Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, Plan ve Bütçe Komisyonu Toplantısı’nda JES'lerin Aydın’da incir ve zeytin veren verimli topraklara son derece zarar verdiğini dile getirerek, konuyla ilgili bir komisyon kurulmasını talep etti. Kurulacak olan komisyonun JES'leri inceleyeceğini, araştıracağını ve gerekli önlemlerin alınmasında öncü olacağını dile getiren Yıldız, aksi takdirde Aydın’ın çölleşeceğini ve yok olmaya sürükleneceğini ifade etti.

"BÜTÜN ZEHİRLERİ BARAJA AKACAK"

Yıldız, komisyonda yaptığı açıklama,“Değerli Bakanım, 2007 yılında çıkardığınız Jeotermal Yasası’yla Aydın yüz ölçümünün yüzde 85’ini jeotermal alanlara açtınız. Son beş yıldan beri 35 tane jeotermal santrali, bine yakın kuyu açıldı. Biliyorsunuz, belki de Aydın’a gelmişsinizdir ama Aydın Büyük Menderes Ovası Türkiye’nin en verimli ovasıdır. Şu an çıkardığınız bu yasaya göre, verimli toprakları; incirimizi, zeytinimizi yok ettiniz ve her tarafta şu an kurudu. Öyle bir yasa çıkardınız ki şu an şehir merkezlerine dahi kuyu açılıyor. Bir örnek vereyim, İkizdere Barajı’nı Veysel Eroğlu yaptı yani sizin zamanınızda yapıldı. O İkizdere Barajı’nda içme suyu olarak Germencik, İncirliova, Efeler ilçeleri yani 3 tane ilçeye içme suyu olarak yapıldı. 2014’te Aydın Büyükşehire geçtikten sonra, İkizdere Barajı’nı 380 milyon lira karşılığında Aydın Büyükşehir Belediyesine sattınız. Sonra mı ne oldu? 2014 yılında, il genel meclisinin aldığı karara göre, 20 hektar alanı, çiftlik bölgesi dediğiniz alanı, yani İkizdere Barajı’nın etrafındaki alanları, orada son alınan karar göre, 2010’da alınan kararlara göre, oradaki jeotermaller bütün Aydın’ı ısıtmak için bırakıldı. Ama maalesef, geçen sene Vali bey burayı ihaleye çıkardı. Belediye Başkanımız gidip kendisi de konuşmasına rağmen, bu yeri özel ihale şartlarında sizinle hazırladılar. Büyükşehir Belediyesi, kamu ve şirketler, belediyenin şirketleri girmeyecek şekilde bir şartname hazırladı, İstanbul’da yandaş firmalara verdiler. Şimdi, bu yandaş firmalar da o bölgeye şu an ruhsat alarak kuyu açılıyor. Yani yaşayan, etrafındaki köyler dahil olmak üzere, nüfusu 1 milyon 200 bin. Eğer siz o ruhsatı iptal etmediğiniz takdirde, Aydın’da Germencik, İncirliova, Efeler ilçelerinde yaşayan bütün hepimiz zehirlenip ölürüz. Yani sizin o açtığınız kuyuların bütün zehirleri İkizdere Barajı’na akacak" dedi.

KIZILCAKÖYLÜLERİ ÖRNEK GÖSTERDİ

Haftalardır köylerine JES kurulmasını istemeyerek protestolarını sürdüren Kızılcaköy sakinlerine işaret eden Yıldız, "Kızılcaköy'ün kadınları, yetmiş beş günden beri mücadele ediyorlar; kurmuşlar çadırlarını kendi canlarını korumak için mücadele ediyorlar. Salı günü buraya geldiler ve orada Aydın Milletvekili olarak bütün milletvekilleriyle görüştüler. Rıza Posacı da orada kuyuların açılmaması gerektiğini savundu. Ama maalesef, bir araştırma önergesini verdik Cumhuriyet Halk Partisi olarak, onu dahi reddettiniz. Şimdi, sizden rica ediyorum, biz Aydınlılar olarak, Türkiye’de incirin yüzde 76’sını, zeytinin yüzde 36’sını, kestanenin yüzde 40’ını üretiyoruz. Pamuğun yüzde 25’ini, çileğin yüzde 25’ini Aydın’da üretiyoruz. Aydın’ın nüfusu 1 milyon 200 bin, yüzde 80’i tarımla geçiniyor. İstiyorsanız bir gün sizi davet de edelim, bütün yol masraflarınızı biz üstlenelim, bürokratlarınızla beraber gelin Aydın’a, sizi gezdirelim. Şu an Aydın’da yaşayacak durumda değiliz" ifadelerini kullandı.

"JES KOMİSYONU KURALIM"

Aydın Milletvekili Hüseyin Yıldız, JES'i araştırmak ve incelemek için komisyon kurulmasını talep ederek, şunları kaydetti: "Elli yıllık, otuz yıllık, kırk yıllık, yetmiş yıllık zeytin ağaçlarımız ve incir ağaçlarımız kurudu. Kanser oranı yüzde 150 arttı, ölüm oranları Aydın’da arttı. Sevgili Bakanım, eskiden Aydın’a gelen bürokratlar emekli olduktan sonra Aydın’a yerleşiyorlardı, Aydın’da yaşamını sürdürüyorlardı. Ama üzülerek söylüyorum, Aydınlı olup Aydın’da emekli olan bir yıldan beri binlerce göç verdik. Şimdi ben size soruyorum. Değerli Başkanım, güneş enerjisi varken, gelin güneş enerjisi panellerini kuralım, gelin rüzgar enerjisi kuralım. Gelin jeotermal enerji santrali kuracaksanız, Avrupa’nın çöpe atılan teknolojisi kullanılıyor, gerçek bir teknolojiyi getirin, yerleştirin, saygı duyuyoruz. Çevre ve Şehircilik Bakanlığı İl Müdürlüğünü arıyorum, valiliği arıyorum, kaymakamı arıyorum, benim bir yetkim yok ki gidiyor 2 bin lira ceza kesiyor. Sevgili Bakanım, sevgili milletvekilleri; dünyanın hiçbir yerinde yatırım yaptığınızda en az on, on iki yıl sonra dönüş yapıyor ama jeotermal elektrik santrali, açgözlülük yaptıkları için, üç yılda amorti ediliyor. 2 bin metreden sıcak suyu alıyor. 200 metreye endeksli yapıyorsun. İçme sularımız, artezyen sularımızın hepsi şu an zehirli. Bu konuda lütfen, rica ediyorum, bir komisyon kuralım, gidelim incelettirelim. Aksi takdirde, on yıl sonra Aydın çölleşecek; incir yiyemeyeceğiz, üzüm yiyemeyeceğiz, zeytin yiyemeyeceğiz, pamuk üretemeyeceğiz ve oradaki insanlar göç vermeye devam edecek. Bu konu acilen bir komisyon kurularak burayı incelemenizi rica ediyorum. Çiftlik bölümündeki ruhsatı da iptal etmenizi rica ediyorum."