Akıllı şehirlerin, vatandaşlarına sürdürülebilir refah seviyesi yüksek ve katılımcı bir gelecek sunabilmek için etkin olarak entegre edilmiş sayısal ve beşeri sistemler olduğunun anlatılacağı toplantıya konun uzmanları katılacak.

‘DÜNYA NÜFUSU 8.6 MİLYAR OLACAK’ 


 Konu ile ilgili yapılan bilgilendirme toplantısında konuşan Kuşadası Eğitim Geliştirme Vakfı Başkanı Şefik Sözer, Birleşmiş Milletler’e göre dünya nüfusu 7,5 milyarı aştı ve bu nüfusun yaklaşık yarısının kentlerde yaşadığını dikkat çekti. 2050 yılına gelindiğinde ise dünya nüfusunun yüzde 70’inin kentlerde yaşayacağının öngörüldüğünü kaydeden Sözer, “Sadece 15 yıl içerisinde dünya nüfusunun yarısının yaşadığı kentsel bölgelerin şimdikinin iki katına çıkacağı düşünülüyor. 2017 Dünya Nüfus Tahmini Raporu’nda dünya nüfusunun 2030 yılında 8,6 milyar, 2050 yılında 9,8 milyar, 2100 yılında ise 11,2 milyar kişiye ulaşacağı tahmin ediliyor. Dünya Bankası’nın rakamlarına göreyse 80 milyonu bulan Türkiye nüfusunun yaklaşık yüzde 72’si kentsel alanda yaşıyor ve 2030 yılında yaklaşık 88 milyonu bulacak nüfusuyla bu oranın yüzde 80’i geçmesi bekleniyor.” 

‘AKILLI ŞEHİRLER SOSYAL VE EKONOMİK GELİŞİME KATKI SAĞLAYANDIR’


“Kuşadası’nın nüfusu 2016 yılında 107 bin kişi ancak yaz sezonunda ve bayram gibi yoğun dönemlerde Bir milyon konuğu ağırlayarak bu küresel gelişmeleri yakından takip ediyor. Dünyayı ve Türkiye’yi bekleyen bu büyük nüfus artışı sınırlı olan kaynakların şimdiden etkin kullanılmasını zorunlu kılıyor. Tam da bu noktada Akıllı Şehirler devreye girmektedir. Akıllı Şehirler, sınırlı kaynaklarını daha etkin, daha verimli kullanmak için bilgi ve iletişim teknolojilerine yatırım yapan, bu yatırımlar sonucu tasarruf eden, bu tasarrufla sağladığı hizmet ve yaşam kalitesini yükselten, doğada bıraktığı karbon ayak izini azaltan, çevreye ve doğal kaynaklara saygılı, tüm bunları yenilikçi ve sürdürülebilir yöntemlerle yapan şehirler olarak tanımlanmaktadır. Bir başka tanıma göre ise Akıllı Şehir Bilgi ve İletişim Teknolojilerini (BİT), şehrin yaşanabilirliğini, çalışılabilirliğini ve sürdürülebilirliğini sağlamak için kullanarak sosyal ve ekonomik gelişime katkıda bulunan şehirlerdir.” 

‘TURİZM SÖZ KONUSU OLUNCA PAYLAŞIMCILIK ÖNEMLİDİR’


“Turizm söz konusu olduğunda akıllı şehirlerin vatandaşlarına sundukları yaşamsal fonksiyonlara dünyanın dört bir köşesinden gelen konukların kaliteli ve unutulmaz bir deneyim yaşama beklentileri de eklenmektedir. Turizm hizmetleri geleneksel olarak oteller, tur operatörleri, restoranlar, kafeler ve taksiler gibi işletmeler tarafından sağlanmaktayken günümüzde bireyler giderek artan bir hızla sahip oldukları araba, ev gibi varlıkları geçici olarak turistler ile paylaşmayı önermektedir. Bu tür paylaşım yöntemleri uzun süredir kullanılmalarına rağmen internetin hayatımızda giderek artan rolü ile ortaya çıkan ‘online’ platform iş modelleri ve firmaları hem bu süreci çok kolaylaştırmış hem de paylaşım ekonomisi kavramının oluşmasına neden olmuşlardır. Paylaşım ekonomisi, bir ekonomik sistemde sürekli kullanılmayan varlıkların veya hizmetlerin genellikle internet aracılığı ile bireyler arasında bedava veya ücretli olarak paylaşılması anlamına gelmektedir. Bu yeni ekonomi birçok sektörü etkilemekle birlikte en büyük etkisini turizm sektörü üzerinde göstermektedir” ifadelerini kullandı.