1959 yılında Zafer İlkokulu’nun bir odasında kurulan ve uzun süre müzecilik hizmetlerini burada yürüten Aydın Müzesinin geçmişten günümüze kadar olan gelişmeleri Yılmaz Akkan görseller üzerinden anlattı. Tralles, Magnesia, Alinda, Alabanda, Nysa, Amyzon, Piginda, Harpasa, Myus, Orthosia, Mastaura gibi antik kentlerden gelen farklı dönemlere ait taş eserlerin sergilendiği Aydın Müzesinde, arkeoloji, sikke ve etnografik eserlerin yer aldığı 3 seksiyondaki örnekler sundu. 
ESERLERİ ANLATTI
Dünyadaki müzeciliğin ve ülkemizdeki çağdaş müzeciliğin gelişimlerini anlatan Akkan, Aydın Müzesinin ülkemiz müzeleri arasında önemli yeri olduğunu vurguladı. 2015 yılında Aydın Arkeoloji Müzesi’nin, Avrupa Müze Ödülü Adayı olduğunu, bazı kriterleri yerine getirmek için son yıllarda çok önemli çalışmalar yaptıklarını ve bunları kamuoyuyla da paylaştıklarını söyledi. 2012 yılında yeni açılan müzede arkeolojik eserler sergilendiğini, taş, cam, pişmiş toprak, sikkeler ve mozaik döşemeden oluştuğunu anlattı. Müzeye getirilen tarihi eserlerin müzede bulunan laboratuvardaki uzmanlar tarafından restore edildiği, kurtarma kazı çalışmalarının yapıldığı belirterek, müzede bulunan önemli eserler konusunda bilgi verdi. Eserlerin üzerinde bulunan figürlerin hikayelerini anlattı. Yılmaz Akkan sunumunu M. Kemal Atatürk’ün anlamlı bir sözüyle bitirdi. Akkan; "Bir vatanın sahibi olmanın yolu, o topraklarda yaşamış tarihi olayları bilmek, doğmuş uygarlıkları tanımak, sahip olmaktan geçer" dedi.
EKODOSD’un teşekkür belgesi, en genç üye Yağmur Yavaş tarafından Aydın Müze Müdürü Yılmaz Akkan’a takdim edildi.