Samos Boğazı’nı tekneyle geçerken, doğal alanlarına hayranlık duyup 1960’lı yıllarda küçük bir tatil kasabası olan Kuşadası’na gelerek yerleşen İngiliz Rosemary Baldwin, herkesin sevgi ve saygısını kazanıp Adalılarla önemli dostluklar kurdu. Filmlere konu olacak hayatı olan Rosemary, aynı zamanda bölgede çalışmalar yürüten Doğal Hayatı Koruma Derneği’yle de yıllarca yakın çalışmalar yürüttü. Dilek Yarımadası’na bazı yatırımların yapılacağı haberlerine karşı çıkarak o dönem doğal alanın korunması için gösterdiği duyarlılık hafızalara kazındı.

KRALİÇE ELİZABETH’İN AKRABASI


17 Ekim 1971 tarihinde Kuşadası’na gelen İngiltere Kraliçesi Elizabeth ve eşi Dünya Doğayı Koruma Birliği’nin onursal başkanı Prens Philipe onuruna Kısmet Otel’de verilen öğle yemeğine katılan Rosemary, akrabası olan Kraliçe Elizabeth’le çocukken çekilmiş olduğu fotoğrafları ahşap bir kutunun içinden çıkararak Prens Philip’e gösterip sohbet etmişti.
Rosemary yıllarca araştırma yaptığı Bafa Gölü’nün ve Büyük Menderes Deltası’nın ne kadar önemli bir yer olduğunu, buraların mutlaka milli park olması gerektiğini ve Dilek Yarımadası’ndaki yapılaşma tehditlerini Prens Philipe anlatarak destek istemişti. WWF’nin Onursal Başkanı olan Prens Philipe o gün Ankara’dan bazı kişilerle görüşmüş ve bu konuda olumlu gelişmelerin olacağını Rosemary’e bildirmişti.

DÜNYAYA ADAYI TANITTI


Yaşamının önemli bir bölümünü Bafa Gölü ve milli park kıyılarında geçiren Rosemary Baldwin, bitmez tükenmez bir enerji ve heyecan ile çalışarak, çok sevdiği bu coğrafyanın önemini dünyada çok geniş bir kitleye duyurulmasını da sağlamıştı. En büyük hayallerinden biri de hayranlıkla izlediği kuşların yaşam alanlarının korunması için bu önemli doğa alanlarının koruma altına alınmasıydı. Bu nedenle Birdlife İnternational ve Royal Society for the Protection of Birds (RSPB) gibi kuruluşlarla diyalog kuruyordu. Kuşlar sayesinde dünyadaki kuş gözlemcilerinin Bafa’ya gelmesini sağlamaya çalışıyordu.
O yıllarda bir kuş gözlemevi planı çizdi. Çizmiş olduğu hayalindeki kuş gözlemevinin planını, dönemin DHKD’nin başkanı olan Nergis Yazgan’a teslim etti. Yıllarca Rosemary’in hatırasını saklayan Nergis Yazgan, Rosie’nin bu önemli hatırasını EKODOSD’a bağışladı.

BAFA’DA ÖLÜMSÜZLEŞTİ


Rosemary Baldwin 1993 Noelinde İtalya’da kızlarının yanında kalırken hayata veda etti.
Daha sonra vasiyeti gereği krematoryumda yakılarak külleri bir kavanoza konulup 3 kardeş Kuşadası’na getirildi. Bafa Gölü’nün en güzel köylerinden biri olan Kapıkırı’ndan çıkan balıkçı kayıklarının içinde Rosemary’inin kızları, Rahmi Koç, Kısmet Otelin sahibi Hümeyra (Özbaş) Sultan, Eşref Sencer Kuşçubaşı’nın kızı Dikdam Aktay, Vera – Bülent Bulgurlu, DHKD Başkanı Nergis Yazgan , Avrupalı ve Kuşadalı dostlarının katıldığı bir törenle, önce Rosie’nin külleri sonra da adını taşıyan rengarenk güller Bafa Gölü’nün mavi sularına serpildi.

İKİ HAYALİ DE GERÇEKLEŞTİ


Rosemary Baldwin’in büyük uğraşlar verdiği 2 hayali de hayattayken değil, ölümünden hemen sonra gerçekleşti. Rosemary Baldwin ve (DHKD) Doğal Hayatı Koruma Derneği’nin Büyük Menderes Deltası ve Bafa Gölü Koruma Projesi, Dünya Doğayı Koruma Vakfı (WWF)’nın da desteğiyle birlikte verdikleri uzun uğraşlarla 1994 yılında sonuçlandı. Milli Parklar ve Av-Yaban Hayatı Genel Müdürlüğü tarafından, Aydın bölgesinde Bafa Gölü Tabiat Parkı yapılırken 1966 yılında Milli Park olan Dilek Yarımadası’nın sınırları, Büyük Menderes Deltası’nı da içine alacak şekilde genişletilerek Milli Park statüsüne kavuşturuldu.

ADINA KUŞ GÖZLEMEVİ YAPILDI


Rosemary’nin ikinci hayali için, İtalya’da bulunan 3 kızı bir araya gelerek, aralarında para topladı. İngiltere’den gelen bir uzman yardımıyla dünyanın en iyi kuş gözlem teknikleriyle Bafa Gölü’nün Sakızburnu Dalyanı’nın göle kavuştuğu köşesinde, DHKD’nin bölge sorumlusu olan Gürdoğar Sarıgül’ün takibiyle kuşgözlemevi yaptırıldı. 26 Mayıs 1996’da Bakanlık temsilcileri, Söke ve Didim Kaymakamları, iş insanı Rahmi Koç, DHKD başkanı Nergis Yazgan ve katılan diğer davetlilerle birlikte Rosemary Baldwin Kuşgözlemevi’nin açılışı gerçekleştirildi. Kuşgözlemevi, DHKD ile Orman Bakanlığı arasında imzalanan bir protokol ile Milli Parklar Genel Müdürlüğü’ne devredildi. Yurt dışından ve yurt içinden kuş gözlemcilerinin Bafa’ya gelerek kuşları izlemelerini, ekoturistler sayesinde göl çevresindeki yöre insanlarının sosyal ve ekonomik olarak gelişmesini, gölün sürdürülebilir bir şekilde korunması için özellikle çocuklara yönelik eğitim ve bilinçlendirme programlarının yürütülmesini amaçlayan gözlemevi, hava şartlarından dolayı bir süre sonra yıkıldı.

EVİ MÜZEYE DÖNÜŞTÜRÜLECEK


Hayatı film gibi olan, gençliğinde ‘Rüzgar Gibi Geçti’ filminde de rol alan ve yaşamının en güzel yıllarını hayranlık duyduğu Ege’nin bu güzel coğrafyasında geçiren Rosemary Baldwin’in yaşamını konu alacak bir film yapılması önerisi değerlendiriliyor. Kuşadası’na geldiği yıllarda dostlarının “Deli misin Rosie buraya ev mi yapılır, şehrin içine yapsana, burada kurtlar, kuşlar seni yer” dedikleri evi, bugün şehrin ortasında kalmış durumda. Bu konuda Kuşadası Belediyesi evin müze olması için proje hazırlıklarını sürdürüyor.