Yıldız, “1923’ten 2002 yılına kadar kurulan bütün hükümetler bu ülkeye yatırım yaptı. 2002 yılından sonra bu iktidar dönemi başladıktan sonra TÜPRAŞ, PETKİM, TELEKOM, havaalanları, fabrikalarımız, hepsi satıldı. Şeker fabrikalarına sıra geldi. Şeker vatandır satılamaz. 14 tane daha fabrika satacaklar. Bu fabrikaların hepsi kar ediyor. Birileri talimat veriyor Amerika’dan, burada maalesef hükümet tıkır tıkır fabrikaları satıyor. Yeri geldiği zaman ‘Ben milliyim’ diyor. Milli olmak fabrikaları satmamak demektir. Cumhurbaşkanı her çıktığında IMF'ye borç vermekten bahsediyor. 1923’ten 2002’ye kadar Türkiye’nin 120 milyar dolar borcu vardı. Şu an 480 milyar dolar borcu var. Ne yaptın sen, ne ürettin?” dedi.
“MESELE PARTİ MESELESİ DEĞİL”
Çerçioğlu’nun Türkiye’de en çalışkan belediye başkanı seçildiğini söyleyen Yıldız, “Yerel seçimlerde Yüzde 60 alacağımızdan şüphemiz yok. Ama yetmez. 17 ilçeyi istiyoruz. 3 Kasım’da hem Cumhurbaşkanlığı, hem milletvekilliği seçiminde iktidara geldiğimizde, o şeker fabrikalarının hepsini kamulaştıracağız. Şu an toplanan vergilerin yüzde 60’ı bir kişiye gidiyor. Yüzde 40’ını yüzde 99 bölüşüyor. İktidara geldiğimizde vergilerin yüzde 60’ı yüzde 99’a gidecek. Başta örgütüm, kadınlar, gençler, Karacasululardan birer militan gibi çalışmasını istiyorum. Mesele parti meselesi değil, Ya ‘Tek adam’ diyeceğiz, ya ‘Cumhuriyet ve demokrasi’ diyeceğiz” ifadelerini kullandı.